Gül Bahçesi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


(¯`•._.•♥♥ROSE GARDEN♥♥•._.•´¯)
 
AnasayfaPortalliLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Mayıs 12, 2015 7:09 pm

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?
---------------------------------------------------
iNSANLIĞIN en büyük başbelalarından biri,veremdir.Fakat son 40 sene içinde milyonlarca kişinin ölümden kurtulmasında küçücük bir pulun ve bu pul vasıtasıyla esaslı bir faaliyete girişen bir Danimarkalınınbüyük rolü vardır.
Bundan tam 50 sene evvel Kopenhang postahanesinde çalışan Einer Holboell adlı bir memur,Noel ve yeniyılı tebrik kartlarını damgalamakla meşguldü.Tam elinin altında biriken bir sürü mektuba baktığı sırada hatırına birşey geldi.Fikrini arkadaşlarına izah edince çok beğendiler.Postahanedek memurlar gelip gidenlere bu meseleyi açtılar.Kısa birmüddet sonra Kopenhangda Einar Holboellin buluşunu duymayan kalmadı.
Bu çok basit bir fikirdi.Einar fakir bir ailenin oğlu olduğu için Danimarkada pek çok veremli olduğunu biliyordu.Memlekette gayet az hastane ve sanatoryum vardı.Öyleyse neden Noel mektuplarına hususi pullar yapıştırılıp bunların geliri hastane inşasına ve veremle mücadeleye tahsis edilmiyordu?
Bu haber nihayet Danimarka kralı 9.Christianın kulağına kadar gitti.Einarın fikrini pek beğenen kral tecrübe edilmesini emretti.İşte ilk noel pulu bu şekilde meydana geldi.
Noel pulunun satışa çıkarıldığı ilk sene 4 milyondan fazla pul satıldı.Üzerinde Noel pulu bulunmıyan mektuplar kabul edilmiyordu.1904 senesinde aynı usul İsveçte ve 1906 da Norveçte de tatbik edilmeğe başlandı.Artık ismi geçen memleketlerde vereme karşı amansız bir mücadele açılmıştı.
1904 ten itibaren Amerikaya gelen mektuplar üzerinde bu pullar bulunması Jacob Riis adlı birinin dikkatini çekti.6 kardeşi veremden öldüğü için hastalığın feciati hakkında esaslı malumatı vardı.J.Riis o sırada yazdığı bir makalede,bu pulların önemimini bütün Amerikan milletine anlatarak Amerikada da kabul edilmesini teklif etti.
O sırada amerikada her yıl veremden 150,000 kişi ölüyordu.Bu feci vaziyete ragmen hastalıkla birkaç doktordan başka alakadar olan yoktu.Böyle bir memelekette birkaç kuruşluk bir pul ne fayda sağlayabilirdi?
O sırada Emery Bissell adlı bir kadın tahsisatsızlık yüzünden kapanmak üzere olan bir sanatoryumun kapanmaması için çare bulmağa çalışıyordu.Ayda 300 dolar para lazım olduğu halde kimse yardıma yanaşmıyordu.O jacob Riisi bütün kalbiyle desdeklediği halde kimse bu fikre aldırış etmiyordu.Biçok kimseler tedavisi imkansız bir hastalık için para harcamanın doğru olmıyacağını söylüyorlardı!.
Emery Bissel sabırlı bir kadındı.Nihayet 7 Aralık 1907 tarihinde maksadına nail oldu.O gün Amerikada ilk noel pulu satışa çıktı.Fakat beklenen netice elde edilemeyince hiç kimse bu fikre kulak asmadı.Emery bir gün tanınmış gazetecilerden biriyle konuşurken danasını ona anlattı.Tekliifi gayet makul bulan gazeteci onu pulları ile beraber gazetenin yazı işleri müdürüne götürdü.Gazetenin yazı işleri müdürü bu davayı benimsedi ve gazeteye 50,000 pul gönderilmesini rica etti.
Ertesi günden itibaren esaslı bir mücadele başlamıştı.Artık mücadele kaznılmış ve her taraftan yardım gelmeye başlamıştı.Fakat Bisselin gayesi bütün milletin davaya karşı alakasını uyandırmaktı.Gösterilen gayretlere nihayet semeresini verdi.Pullar satışa çıktıktan 48 saat sonra siparişleri karşılayabilmek için Kızılhaçın New Yorktaki merkezine 20 memur almak icap etti.İlk senenin noel pulları satışının yekunu 135,000 doları buldu.Artık 7 başlı ejder sarsılmaya başlamıştı.Şimdiye kadar bu hususta ne kadar başarı kaydedildiğini göstermek için yalnız geçen senenin satışlarının 20 milyon doları bulduğunu söylemek kafidir.
Bu paranın yüzde 95 i vereme karşı mücadeleye tahsis edilmektedir.Yüzde 5 i ise araştırmalara ve muhteliif eyaletlerdeki verem mücadele cemiyetlerine ayrılmaktadır.
Her sene basılacak pulların resimleri büyük bir titizlikle seçilmekte ve bu resimleri Rockwell Kent,steven donahos ve thomas cleland gibi çok tanınmış sanatkarlar yapmatadır.Pul koleksiyoncuları yardım pullarına karşı büyük bir alaka göstermektedirler.
Noel pulunun en bariz işareti üzerindeki veremle mücadele cemiyettinin işareti olan haçtır.
Acaba E.Hoboellsin pulları ne işe yaramıştır?Verem mücadelesi kazanmışmıdır?Eldeki istatistiklere göre veremden ölüm nisbeti hayat seviyesinin yüksek olduğu ve esaslı bir mücadele yapılan memleketlerde 1946 da 1904 deki 100.000 de 188 den 100.00 de 30 a düşmüştür.1946 dan bu güne kadar bahsedilen rakam daha aşağı inmiştir..
Mücadelenin bu kadar iyi netice vermesinde pek basit bir fikir gibi görünen fakat kimseye zarar vermeden işin mali cephesini halleden noel pullarının kati rolü vardır.
Einar Holboell 1927 yılında öldü.Fakat en büyük tesellisi,mücadelesinin kati netice verdiğini görmesi idi.3 memleketin kralı bu mütavazi adamı en büyük nişanlarlataltif etmişlerdi.Öldüğü sırada 45 memlekette fikrinin takibine geçirilmiş bulunuyordu.
Vereme karşı açılan mücadele henüz kazanılmamıştır.Danimarka da halen verem hastalığı mevcut değilsede dünyanın birçok yerlerinde salgın halindedir.Bunda sedaletin ve bilgisizliğin de büyük rolü vardır.Fakat vaziyet ne kadar müşkül olursa olsun veremin kökü dünya yüzünden kazınıcaya kadar Einarın önderliğnin yaptığı mücadele devam edecektir.
ARAŞTIRMA DERLEME
BETÜL UCA
29 Aralık 2014 Pazartesi
03:22:43
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:33 am

HAYATIN BİLMEDİĞİMİZTARAFLARI
----------R.DE WİTT MİLLER,CORONET,AMARİKA
ANNA Pavlova son dansını,1930  yılının 1 Aralık gecesi,kalabalık bir seyirci kitlesi önünde etmiştir.Birkaç hafta sonra,eşsiz Rus balerinası ölmüştür.Bununla beraber,tam   3 yıl sonra,Londradaki Scala tiyatrosunun sahnesinde dans ettiğine yemin edenler vardır.
1933 yılının  Ekim ayında Frances Doble adlı tanınmış Şngiliz artisti,BALLERİNA adlı piyesin başrolünü prova ediyordu.Piyes,mevzu itibari ile,bir balerinin,kendinden genç bir rakibesine karşı duyduğu kıskançlığı tasvir ediyordu.Bayan Doble,yaşlıca balerinanın rolünü oynuyordu.Dekorların karışıklığından dolayı,döner bir  sahne kullanılıyordu.
Ballerinanın,genç rakibesi için kopan alkışları duyarak,bir kıskançlık burhanı içinde,dans etmeyi reddetmesinden sonra  garip bir hadise vuku buldu.Sahne,balerinanın giyinme olasını gösteriyodu.Orkestra yeni bir parça  çalmaya başlar başlamaz balerinaya,eski sevgilisnden bir pusula geldi.Bunun üzerine DANSEDECEK MİSİN?sözleri yazılıydı.
Bundan sonra bayan Dobl^'nin bir an durması,sonra haifiçe gülümsemesi icap ediyordu.Balerinanını bu kararı vermesi ile,seyircilerin önünde birorman manzarası canlanıverdi.
Frances Doble dansöz değildi.Ballerina daki rolünü oynayabilmesi için bazı basit bale hareketlerini öğrenmek zorunda kalmıştı.Fakat 3lü dönüş ve arabesk gibi zor  manevraları başaracak kabiliyertte değildi.Pavlova'ya öteden beri hayran olmakla beraber,onu dansederken görmemişti.
Son prova gecesi,piyesin alındığı romanın yazarı LAdy Elenor Smith,musiki parçalarını besteleyen Henry Sullivan,tiyatronun idarecilerinden müteşekkil bir kaç kişi Scala tiyatrosunda toplanmıştı.
Prova esnasında,Bayan Doble,giyinme odası sahnesini kendisinden beklenen şekilde oynadı.Sonra gülümseyerek döner sahnenin ormanlık kısmına çıktı.Bundan sonra vuku bulanları onun ağzından dinleyelim.
ÇOK  YORGUNDUM.SAHNE DÖNÜNCE,BİR HAYAL DÜNYASINA DALDIM.DANS ETMEYE BAŞLAYINCA BÜSBÜTÜN KENDİMİ KAYBETTİM.YALNIZ PROJEKTÖRLERİN IŞIĞININ ÜZERİMDE OYNAŞTIĞINI HİSSEDİYORDUM.HER ADIM ATIŞTA,AYAKLARIMI,KOLLATIMI VE VÜCUDUMU BÜTÜN BÜTÜN KONTROL EDEMEZ HALE GELİYORDUM.
DANS SONA ERİNCE,DALMIŞ OLDUĞUM HAYAL DÜNYASINDAN ANSIZIN KURTULDUM.DANSIMI,BALEDEKİ TERCÜBESİZLİĞİM DOLAYISIYLE,YAPMAYA KADİR OLMADIĞIMI  SANDIM BİR HARKETLE BİTİRMİŞ OLDUĞUMU FARKEDİNCEHAYRETLER İÇİNDE KALDIM.PERDENİN HIZLA İNDİRİLDİĞİNİ ÖRÜNCE,ŞAŞKINLIĞIM BÜSBÜTÜN ARTTI.
Piyesin rejisörü bana doğru gelince,kendimi tutmayarak..
---PERDEYİ NİYE İNDİRDİNİZ?diye bağırdım.O an,adamın yüzünün bembeyaz olduğunu gördüm.
---BUGÜNKÜ PROVA BU KADAR..dedi.
---BİRAZ ÖNCEKİ DANSINIZIN KAÇ GÜNDÜR PROVA ETTİNİZ DANS HİÇ BİR ALAKASI YOK.PAVLOVA'NIN EN MEİHUR BALELERİNDEN BİRİNİN BİR PARÇASINI OYNADINIZ.TIPKI ONUN GİBİ FELKALÂDE BİR ARABESK ÇIKARDIKTAN SONRA 3 KERE DÖNDÜNÜZ VE PAVLOVANIN DAİMABAŞVURDUĞU HARKETLE DANSINIZ BİTİRDİNİZ.BUNLARIN HİÇ BİRİNİ YAPMAĞA KADİR OLMADIĞINIZI PEK ALA BİLİYORSUNUZ.
---GAYET TABİİ...diye cevap verdim.
Bir müddet sakin sakin durdu sonra ilave etti,
---DANS EDERKEN BOYUNUZDA KISALDI VE PAVLOVANIN BOYUNA İNDİ.ONUN HAREKETLERİNİ YAPTINIZ.SİZİ SEYREDERKEN BİZLER PAVLOVANIN TÂ KENDİSİNİ GÖRDÜK.BANA İNANMIYORSANIZ YANIMDAKİLERE DE SORABİLİRSİNİZ.
Tiyatroda bulunan herkese bu suali sordum.Herkes aynı şeyi görmüştü.Müteakip günlerde,Pavlovanın dansını tekrar etmeye çalıştım.Muvaffak olamadığımı söylememe hacet yok ,sanırım.O dansı,dünyada yalnız bir tek kadın-------ANNA PAVLOVA------başarabilirdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:33 am

HAYATIN BİLMEDİĞİMİZTARAFLARI
----------R.DE WİTT MİLLER,CORONET,AMARİKA
ANNA Pavlova son dansını,1930  yılının 1 Aralık gecesi,kalabalık bir seyirci kitlesi önünde etmiştir.Birkaç hafta sonra,eşsiz Rus balerinası ölmüştür.Bununla beraber,tam   3 yıl sonra,Londradaki Scala tiyatrosunun sahnesinde dans ettiğine yemin edenler vardır.
1933 yılının  Ekim ayında Frances Doble adlı tanınmış Şngiliz artisti,BALLERİNA adlı piyesin başrolünü prova ediyordu.Piyes,mevzu itibari ile,bir balerinin,kendinden genç bir rakibesine karşı duyduğu kıskançlığı tasvir ediyordu.Bayan Doble,yaşlıca balerinanın rolünü oynuyordu.Dekorların karışıklığından dolayı,döner bir  sahne kullanılıyordu.
Ballerinanın,genç rakibesi için kopan alkışları duyarak,bir kıskançlık burhanı içinde,dans etmeyi reddetmesinden sonra  garip bir hadise vuku buldu.Sahne,balerinanın giyinme olasını gösteriyodu.Orkestra yeni bir parça  çalmaya başlar başlamaz balerinaya,eski sevgilisnden bir pusula geldi.Bunun üzerine DANSEDECEK MİSİN?sözleri yazılıydı.
Bundan sonra bayan Dobl^'nin bir an durması,sonra haifiçe gülümsemesi icap ediyordu.Balerinanını bu kararı vermesi ile,seyircilerin önünde birorman manzarası canlanıverdi.
Frances Doble dansöz değildi.Ballerina daki rolünü oynayabilmesi için bazı basit bale hareketlerini öğrenmek zorunda kalmıştı.Fakat 3lü dönüş ve arabesk gibi zor  manevraları başaracak kabiliyertte değildi.Pavlova'ya öteden beri hayran olmakla beraber,onu dansederken görmemişti.
Son prova gecesi,piyesin alındığı romanın yazarı LAdy Elenor Smith,musiki parçalarını besteleyen Henry Sullivan,tiyatronun idarecilerinden müteşekkil bir kaç kişi Scala tiyatrosunda toplanmıştı.
Prova esnasında,Bayan Doble,giyinme odası sahnesini kendisinden beklenen şekilde oynadı.Sonra gülümseyerek döner sahnenin ormanlık kısmına çıktı.Bundan sonra vuku bulanları onun ağzından dinleyelim.
ÇOK  YORGUNDUM.SAHNE DÖNÜNCE,BİR HAYAL DÜNYASINA DALDIM.DANS ETMEYE BAŞLAYINCA BÜSBÜTÜN KENDİMİ KAYBETTİM.YALNIZ PROJEKTÖRLERİN IŞIĞININ ÜZERİMDE OYNAŞTIĞINI HİSSEDİYORDUM.HER ADIM ATIŞTA,AYAKLARIMI,KOLLATIMI VE VÜCUDUMU BÜTÜN BÜTÜN KONTROL EDEMEZ HALE GELİYORDUM.
DANS SONA ERİNCE,DALMIŞ OLDUĞUM HAYAL DÜNYASINDAN ANSIZIN KURTULDUM.DANSIMI,BALEDEKİ TERCÜBESİZLİĞİM DOLAYISIYLE,YAPMAYA KADİR OLMADIĞIMI  SANDIM BİR HARKETLE BİTİRMİŞ OLDUĞUMU FARKEDİNCEHAYRETLER İÇİNDE KALDIM.PERDENİN HIZLA İNDİRİLDİĞİNİ ÖRÜNCE,ŞAŞKINLIĞIM BÜSBÜTÜN ARTTI.
Piyesin rejisörü bana doğru gelince,kendimi tutmayarak..
---PERDEYİ NİYE İNDİRDİNİZ?diye bağırdım.O an,adamın yüzünün bembeyaz olduğunu gördüm.
---BUGÜNKÜ PROVA BU KADAR..dedi.
---BİRAZ ÖNCEKİ DANSINIZIN KAÇ GÜNDÜR PROVA ETTİNİZ DANS HİÇ BİR ALAKASI YOK.PAVLOVA'NIN EN MEİHUR BALELERİNDEN BİRİNİN BİR PARÇASINI OYNADINIZ.TIPKI ONUN GİBİ FELKALÂDE BİR ARABESK ÇIKARDIKTAN SONRA 3 KERE DÖNDÜNÜZ VE PAVLOVANIN DAİMABAŞVURDUĞU HARKETLE DANSINIZ BİTİRDİNİZ.BUNLARIN HİÇ BİRİNİ YAPMAĞA KADİR OLMADIĞINIZI PEK ALA BİLİYORSUNUZ.
---GAYET TABİİ...diye cevap verdim.
Bir müddet sakin sakin durdu sonra ilave etti,
---DANS EDERKEN BOYUNUZDA KISALDI VE PAVLOVANIN BOYUNA İNDİ.ONUN HAREKETLERİNİ YAPTINIZ.SİZİ SEYREDERKEN BİZLER PAVLOVANIN TÂ KENDİSİNİ GÖRDÜK.BANA İNANMIYORSANIZ YANIMDAKİLERE DE SORABİLİRSİNİZ.
Tiyatroda bulunan herkese bu suali sordum.Herkes aynı şeyi görmüştü.Müteakip günlerde,Pavlovanın dansını tekrar etmeye çalıştım.Muvaffak olamadığımı söylememe hacet yok ,sanırım.O dansı,dünyada yalnız bir tek kadın-------ANNA PAVLOVA------başarabilirdi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:37 am

ŞAHSİYET VE CAZİBENİN ANAHTARLARI
*J.EYERİY.AMERİKA*
Not:
Bu 7 anahtarı ele geçiren kimsenin,cazip ve şahsiyet sahibi olmaması için hiç bir sebep yoktur.
TANIDIĞIM en iyi kadınlardan biri,eğri burunlu çirkin olduğu halde,herkesin sevgisini kazanmıştır.Yine tanıdığım en iyi  erkeklerden biri koca göbekli ve kabak kafalıdır.İki şahısta genç,güzel ve meşhur birer insan olmadıkları halde,herkesin sevgisini kazanmalarının sebebi  nedir?
Bunun cevabını 52 yaşında tekrar sahne hayatına dönen bir aktris vermektedir.Dünyanın en tanınmış bilim adamlarıdan biri ve büyük baba olarak tanınmış bir komedi artisti bu işin sırrına vakıftır.
Bunun sırrı,onların şahsiyetinin kuvvetinde ve insanlara tesir edebilme sanatında aranmalıdır.Herkes bu  meziyetlere sahiptir.Hepimiz,bazı husulara dikkat etmek  şartıyla daha kuvvetli bir şahsiyete sahip olup gaha fazla dost edinebilir ve hayatımızın seyrini  daha  muntazam birşekle koyabiliriz.Fakat bunu yaparken aşağıdaki anlatılan noktaları bilmek çok fadalıdır.
1...ŞAHSİYET GÜZELLİĞİ EVDE BAŞLAMALIDIR:
Bir insan evde iyi olmazsa hiç bir yerde iyi olamaz.Geçen gün şahit olduğum bir vaka bunu bana daha iyi  öğrettiKocamın çok iyi tanıdığı ve üzerimde iyi bir intibah bırakmış olan bir dostu vardı.Birgün,kocamla otomobil gezintisinden dönerken okumak için aldığımız  bir kitabı evine bırakmak için uğradık.
Bizi gayet iyi karşıladı ve karısını çağırdı.Fakat karısına karşı kaba ve adeta terbiyesizce muammelesini görünce bu zat çok gözümden düştü.Bir aralık kadının birkaç söz söylemek isteyince,o karısına kaba bir şekilde ne konuştuğunun farkında olmadığını söyledi!Biraz sonra iki kızı odaya girdiler.Daha kızların isimlerini sormaya vakit kalmadan,babaları onların ikisini de tokatlıyarak odadan çıkarttı.Tabii bu vaziyet karşısında hemen evi terketmeğe mecbur kaldık ve bir daha da oraya gitmedik.
Eşinize,kaynananıza ve yakınlarınıza karşı samimi ve kibar davranmıyorsanız,medeni münasebetlerin manasını kavrayamamışınız demektir.Eğer karı kocalar birbirlerine karşı daha samimi vekibar hareket etmiş olsalardı muhakkakki birçok boşanmaların önüne geçilirdi.Halbu ki birçok kimseler dışarıda herkese karşıkibar davrandıkları halde ev de ailelerine gayet kaba muammele ederler.
2...ARKADAŞLIK BAŞKASINA VEREBİLECEĞİNİZ EN BÜYÜK HEDİYEDİR
Bu aynı zamanda kuvvetli şahsiyetin de esasıdır.Tanıdığım en sevimli kadınlardan biri,bana geçenlerede dedi ki;
KÜÇÜKLÜĞÜMDE,BÜYÜKANNEM BENİ HAYATIN REALİTELERİNE GÖRE YERİŞTİRDİ VE İNSANLARA KAŞI SAMİMİ DAVRAMAĞI ÖĞRETTİ.BİR İNSANIN GÜZEL OLMASININ BİR KIYMETİ YOKTUR.BAŞKALARI SİZİ GÜZEL OLMADIĞINIZ İÇİN SEVMİYORLARSA ONLARA BAŞKA MEZİYETLERİNİZLE KENDİNİZİ SEVDİRMESİNİ BİLİNİZ.HERKESE KARŞI SAMİMİ VE ARKADAŞÇA DAVRANINIZ.iNSANLARI SEVERSENİZ  ONLARINDA SİZİ SEVMEMESİ İÇİN SEBEP YOKTUR.
Herkesin kalbini fethetmesini bilen ve herkese karşı samimi davranıp yakınlık gösteren başka bir kadında şunları söyledi;
HAYATTA İNSANA EN BÜYÜK ZEVKİ ETRAFINDAKİ İNSANLARLA OLAN MÜNASEBETLERİNDEN DOĞAN ARKADAŞLIK VERİLİR.BEN SİNİRLİ ŞAHSİYERT SAHİBİ BİR KADIN DEĞİLİM.BÜTÜN MUVAFFAKİYETİMİ İNSANLARLA OLAN İYİ MÜNASEBETLERİME BORÇLUYUM.
3...KENDİNİ BEĞENMİŞ İNSANLAR BAŞKALARI TARAFINDAN SEVİLMEZ:
Geçenlerde,bir düğünde gayet yakışıklı ve cazip bir adamla tanıştım.41 yaşlarında olan bu adam hakkında beslediğim iyi şeyler 5 dakika sonra tamamen kayboldu.Aramıza katılan bu  yakışıklı adam,kendini  methetmekten o kadar hoşlanıyormuşdu ki, bu yüzden birkaç kişinin mazeret beyan ederek oradan uzaklaştığının farkında bile olmadı.
Bahsettiğim zatı başka biri ile mukayese etmekten kendimi alamıyacağım.Yazın sayfiyede bulunduğumuz sırada,yanımızdaki eve iki çocuğu ve karısı ile kendi halinde bir adam taşınmıştı.Biz onlarla müteadit defa plajda karşılaştığımız balık tuttuğumuz  ve beraber gezdiğimiz halde,adamın tanınmış bir doktor ve karısının da pek meşhur bir roman yazarı olduğunu yazın sonuna doğru öğrenebildim.
4...ŞAHSİYET SAHİBİ OLMAK İSTİYORSANIZ,HARKETLERİNİZDE DAİMA SAMİMİ OLUNUZ:
Samimi insan saima başkalarının saadetini zevkini ve rahatını kendisinden daha fazla düşünür.
5...HAYATA KARŞI ALAKA DUYUNUZ;
Hayattan zevk alıyorsanız başkaları da sizi mutlaka sever.
6...İNSANIN BAŞKALARI TARAFINDAN TAKDİR EDİLMESİ İÇİN FİKİR BAKIMINDAN  OLGUNLAŞMASI LAZIMDIR:
Her yaştaki kadın ve erkekler üzerinde yapılan tercübeler meslek  ve içtimai mevki mevzuubahis olmaksızın  insanların daima yeni şeyler öğrendiğini göstermiştir.
7...NEFSİNİZE İTİMAT ŞAHSİYETİNİZİ OLGUNLAŞTIRIR:
Hayatın güçlüklerine cüretle karşı koyanlar başkalarının takdirini kaznırlar.
ARAŞTIRMA DERLEME:
BETÜL UCA
‎04 ‎Ocak ‎2015 ‎Pazar
04:06:07
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:37 am

ŞAHSİYET VE CAZİBENİN ANAHTARLARI
*J.EYERİY.AMERİKA*
Not:
Bu 7 anahtarı ele geçiren kimsenin,cazip ve şahsiyet sahibi olmaması için hiç bir sebep yoktur.
TANIDIĞIM en iyi kadınlardan biri,eğri burunlu çirkin olduğu halde,herkesin sevgisini kazanmıştır.Yine tanıdığım en iyi  erkeklerden biri koca göbekli ve kabak kafalıdır.İki şahısta genç,güzel ve meşhur birer insan olmadıkları halde,herkesin sevgisini kazanmalarının sebebi  nedir?
Bunun cevabını 52 yaşında tekrar sahne hayatına dönen bir aktris vermektedir.Dünyanın en tanınmış bilim adamlarıdan biri ve büyük baba olarak tanınmış bir komedi artisti bu işin sırrına vakıftır.
Bunun sırrı,onların şahsiyetinin kuvvetinde ve insanlara tesir edebilme sanatında aranmalıdır.Herkes bu  meziyetlere sahiptir.Hepimiz,bazı husulara dikkat etmek  şartıyla daha kuvvetli bir şahsiyete sahip olup gaha fazla dost edinebilir ve hayatımızın seyrini  daha  muntazam birşekle koyabiliriz.Fakat bunu yaparken aşağıdaki anlatılan noktaları bilmek çok fadalıdır.
1...ŞAHSİYET GÜZELLİĞİ EVDE BAŞLAMALIDIR:
Bir insan evde iyi olmazsa hiç bir yerde iyi olamaz.Geçen gün şahit olduğum bir vaka bunu bana daha iyi  öğrettiKocamın çok iyi tanıdığı ve üzerimde iyi bir intibah bırakmış olan bir dostu vardı.Birgün,kocamla otomobil gezintisinden dönerken okumak için aldığımız  bir kitabı evine bırakmak için uğradık.
Bizi gayet iyi karşıladı ve karısını çağırdı.Fakat karısına karşı kaba ve adeta terbiyesizce muammelesini görünce bu zat çok gözümden düştü.Bir aralık kadının birkaç söz söylemek isteyince,o karısına kaba bir şekilde ne konuştuğunun farkında olmadığını söyledi!Biraz sonra iki kızı odaya girdiler.Daha kızların isimlerini sormaya vakit kalmadan,babaları onların ikisini de tokatlıyarak odadan çıkarttı.Tabii bu vaziyet karşısında hemen evi terketmeğe mecbur kaldık ve bir daha da oraya gitmedik.
Eşinize,kaynananıza ve yakınlarınıza karşı samimi ve kibar davranmıyorsanız,medeni münasebetlerin manasını kavrayamamışınız demektir.Eğer karı kocalar birbirlerine karşı daha samimi vekibar hareket etmiş olsalardı muhakkakki birçok boşanmaların önüne geçilirdi.Halbu ki birçok kimseler dışarıda herkese karşıkibar davrandıkları halde ev de ailelerine gayet kaba muammele ederler.
2...ARKADAŞLIK BAŞKASINA VEREBİLECEĞİNİZ EN BÜYÜK HEDİYEDİR
Bu aynı zamanda kuvvetli şahsiyetin de esasıdır.Tanıdığım en sevimli kadınlardan biri,bana geçenlerede dedi ki;
KÜÇÜKLÜĞÜMDE,BÜYÜKANNEM BENİ HAYATIN REALİTELERİNE GÖRE YERİŞTİRDİ VE İNSANLARA KAŞI SAMİMİ DAVRAMAĞI ÖĞRETTİ.BİR İNSANIN GÜZEL OLMASININ BİR KIYMETİ YOKTUR.BAŞKALARI SİZİ GÜZEL OLMADIĞINIZ İÇİN SEVMİYORLARSA ONLARA BAŞKA MEZİYETLERİNİZLE KENDİNİZİ SEVDİRMESİNİ BİLİNİZ.HERKESE KARŞI SAMİMİ VE ARKADAŞÇA DAVRANINIZ.iNSANLARI SEVERSENİZ  ONLARINDA SİZİ SEVMEMESİ İÇİN SEBEP YOKTUR.
Herkesin kalbini fethetmesini bilen ve herkese karşı samimi davranıp yakınlık gösteren başka bir kadında şunları söyledi;
HAYATTA İNSANA EN BÜYÜK ZEVKİ ETRAFINDAKİ İNSANLARLA OLAN MÜNASEBETLERİNDEN DOĞAN ARKADAŞLIK VERİLİR.BEN SİNİRLİ ŞAHSİYERT SAHİBİ BİR KADIN DEĞİLİM.BÜTÜN MUVAFFAKİYETİMİ İNSANLARLA OLAN İYİ MÜNASEBETLERİME BORÇLUYUM.
3...KENDİNİ BEĞENMİŞ İNSANLAR BAŞKALARI TARAFINDAN SEVİLMEZ:
Geçenlerde,bir düğünde gayet yakışıklı ve cazip bir adamla tanıştım.41 yaşlarında olan bu adam hakkında beslediğim iyi şeyler 5 dakika sonra tamamen kayboldu.Aramıza katılan bu  yakışıklı adam,kendini  methetmekten o kadar hoşlanıyormuşdu ki, bu yüzden birkaç kişinin mazeret beyan ederek oradan uzaklaştığının farkında bile olmadı.
Bahsettiğim zatı başka biri ile mukayese etmekten kendimi alamıyacağım.Yazın sayfiyede bulunduğumuz sırada,yanımızdaki eve iki çocuğu ve karısı ile kendi halinde bir adam taşınmıştı.Biz onlarla müteadit defa plajda karşılaştığımız balık tuttuğumuz  ve beraber gezdiğimiz halde,adamın tanınmış bir doktor ve karısının da pek meşhur bir roman yazarı olduğunu yazın sonuna doğru öğrenebildim.
4...ŞAHSİYET SAHİBİ OLMAK İSTİYORSANIZ,HARKETLERİNİZDE DAİMA SAMİMİ OLUNUZ:
Samimi insan saima başkalarının saadetini zevkini ve rahatını kendisinden daha fazla düşünür.
5...HAYATA KARŞI ALAKA DUYUNUZ;
Hayattan zevk alıyorsanız başkaları da sizi mutlaka sever.
6...İNSANIN BAŞKALARI TARAFINDAN TAKDİR EDİLMESİ İÇİN FİKİR BAKIMINDAN  OLGUNLAŞMASI LAZIMDIR:
Her yaştaki kadın ve erkekler üzerinde yapılan tercübeler meslek  ve içtimai mevki mevzuubahis olmaksızın  insanların daima yeni şeyler öğrendiğini göstermiştir.
7...NEFSİNİZE İTİMAT ŞAHSİYETİNİZİ OLGUNLAŞTIRIR:
Hayatın güçlüklerine cüretle karşı koyanlar başkalarının takdirini kaznırlar.
ARAŞTIRMA DERLEME:
BETÜL UCA
‎04 ‎Ocak ‎2015 ‎Pazar
04:06:07
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:38 am

BİLGİ DÜNYASINDAN YENİ HABERLER
*************************************
ATOMLA İŞLEYECEK DENİZALTININ İNŞAASINA BAŞLANDI
Amerikan donanması,atomla işleyecek denizaltıların inşaasına başlanmasına müsade etmiştir.Atomla işliyecek denizaltılar,aylarca denizin aldında kalabilecekleri ve diğer denizaltılara her hususta üstün olacakları için,deniz harplerinde büyük inkilâp yapacaktır.Bahsedilen denizaltının inşaasını  Elektric Boat Co. ve meşhur Westinghouse fabrikası üzerine almışlardır.Atomla işliyen denizaltının 1-2 sene içinde hazır olacağı tahmin edilmektedir.Fakat denizaltının tomla işliyen makinesi şimdiden hazır vaziyettedir.
1 MİLYON MİL KATEDEN KAMYONLAR
Amerikada imaline başlanan yeni askeri kanyonlar her bakımdan bir çok yeniliklere havidir.Mesela General Motors şirketi tarafından  imal edilen yeni bir kamyon hiç bi arıza yapmadan  1 mlyon mil kat edecek şekilde yapılmıştır.Amerikan ordularının tabiivaziyetleri değişik olan birçok bölgelerde harp etmeğe sevkedilmiştir.Bunadan başka 2 milyon mil katedecek iki tip kamyon da yapılmaktadır.Yalnız Amerikan ordusu için hazırlanan bu kamyonlar hem diğerlerinden daha ekonomik hem de teknik bakımdan onlardan çok üstündür.
TEPKİLİ BOMBA
Tepkili uçaktan sonra,şimdi de 3 Amerikalı mühendis tepkili bomba imal etmeğe muvaffak olmuştur.Bu tepkili bombalar bilhassa zırhların delinmesinde çok işe yaramaktadır.Şimdiye kadar zırhların delinmesinde kullanılan bombaların tesir edebilmesi için,çok yüksekten atılması icap ediyordu.Bu ise,isabet ihtimallerini azaltıyordu.Yeni tepkili bomba sayesinde bütün bu mahzurlar bertaraf edilmiştir.Müthiş bir sürate sahip olan tepkili bombaların mekanizması muayyen bir irtifada harekete geçmekte ve isabet ettiği yeri darmadağan etmektedir.Tepkili bombalar en büyük harp gemilerinin zırhlarını bile delebilmektedir.
LAMBALI TELEFONLAR
AMERİKADA çalınca lambasıda otomatik olarak yanan telefonların imal edilmesine başlanmıştır.Telefonun zilinin husule getirdiği ses dalgaları,elektronik düğmesini harekete geçirmektedir.Lambalı telefonlar bilhassa geceleyin çok işe yarayacaktır.
YENİ BİR PARAŞÜT
Amerikan ordusunun rayon paraşütler yerine pamuk paraşütler kullanılmağa başlanmıştır.Wright-Patterson hava üssü tarafından meydana konan yeni paraşütler çok ucuza mal olduğu gibi birçok bakımdan rayon paraştlerden üstündür.4 köşeli olan pamuk paraşütlerle,175 mil süratli olan bu uçaktan 250 kiloluk bir yükü aşağı indirebilmektedir.9 parçadan ibaret olan pamuklu paraşüt kore cephesinde muvaffakiyetle kullanılmağa başlanmıştır.
DEVLERİN DEVİ BİR YILDIZ KEŞFEDİLDİ
Harward Koleji rasathanesinin müdürü Harlow Shapley,devlerin devi bir yıldız keşfetmiştir.Bu yıldız o kadar büyüktür ki,kutbunun dünya ile güneş arasındaki mesafednin 16 misli olduğu hesaplanmıştır.Ayni alim,bahsedilen muazzam yıldızın 1 milyon mil uzağında 6 dev yıldız daha keşfetmiştir.Bu keşif dünyanın her tarafında  büyük bir alaka uyandırmıştır.Dr.Shapley,ayrıca şimdiye kadar bilinmeyen ve çok uzakta olan 20 yıldız daha tesbit etmiştir.Dünyamıza Zühre seyyaresi kadar yakın olsaydı,bu yıldızların en büyüğünün 3 misli parlak görüneceği hesaplanmıştır.
TEPKİLİ UÇAKLARA KARŞI YENİ BİR RADAR TESİSATI
Uçaksavar topları,tepkili uçakların başdöndürücü surati karşısında,son zamanlarda fazla işe yaramamaya başlamıştı.Buna çare arayan Amerikan mühendisleri yeni bir radarla ateş etme tesisatı icat etmeğe muvaffak olmuşlardır.Bu radar tesisatı otomatik olarak işlemekte ve düşman uçağını düşürmek için topun nezaman ateş etmesi icap ettiğini hesaplamaktadır.Western Elektrik şirketi tarafınan imal edilen bu tesisat halen Amerikan ordusunda kullanılmaktadır.Yeni radar tesisatı,askeri bir sır olduğu için bu hususta fazla malumat verilmemektedir.
HASTA BİTKİLERİN HARARETİ YÜKSELİYOR MU?
KALİFORNİYA Ziraat Kollejinde yapılan araştırmalar sonucunda  muhtelif vürüs veyamantarların yol açtığı hastalıklara tutulan bitkilerin ateşinin yükseldiği tesbit edilmiştir. mesela sıhatli yaprakların harareti,havadaki hararetten 0,5-1,5 derece  yüksektir.bitkilerin hararetinin ölçülmesinde termos tipli kaplar kullanılmaktadır.
SUYU TEMİZLEYEN KİMYEVİ MADDE
İndiana üniversitesinden Samuel Hopper suy gayet ekonomik bir şekilde temizleyen yeni bir usul bulmuştur.Bu temizleme esnasında kullanılan kimyevi madde lokantilarda kapların abakların tencerelerin sterilize edilmesinde kullanılan kimyevi maddeye pek benzemektedir.Maddenin ismi henüz açıklanmamakla beraber bunun suyun içindeki çamur zerrelerinin mikropların ve yabancı maddelerin ölmesine ve suyun üstüne çıkmasına sebep olduğu bildirilmektedir.Suyun üstüne çıkan yabancı maddeler ise  kolayca alınmaktadır.Laboratuvarlarda yapılan tecrübeler bu usulle sudaki mikropların % 99 unun imha edildiğini göstermiştir.
ARAŞTIRMA DERLEME
BETÜL UCA
‎14 ‎Ocak ‎2015 ‎Çarşamba
04:08:09
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:38 am

MUCİZE YARATAN ÇİÇEKLER
&  corenet,Amerika &
1 Eylül 1661  de Londra,daracık çarpık sokaklar ve ahşap binalarla bezenmiş faal bir şehirdiBu yüzden 24 saat sonra patlak veren yangında bütün şehir,çıra gibi yandı.4 gün sonra eski Londra,şehirlilerin hayalinde bir hatıra olarak kaldı.
Ölümden kurtulanlar,şehre dönerken pek üzgün görünüyorlardı.Fakat harabelerin hizasına
gelince,hayretten dona kaldılar.Yanmış toprak bir çiçek tarlası haline gelmişti.Harabeleri görünce yeise kapılanlar,sırf bu çiçeklerden cesaret alarak,şehri yeniden kurmak kuvvetini kendilerinde buldular.
Bahar,yaz,sonbahar geldi.geçti;fakat pembe ile erguvani çiçekler bir daha görünmediler.
Takriben 280 yıl  sonra,2.Dünya Harbiesnasında göklerden Londra üzerine ateş ve ölüm yağarken ateş  çiçekleri tekrar  meydana çıktılar.Bu seferde neşeli renkleri  ile  harbin yaralarını gizlediler.
Bu pembe ve erguvani renkteki çiçekler,Londra'lılar için,ümit ve cesaret timsali  ve insanları,herşeye rağmen yaşamaya teşvik eden bir tabiat mucizesi haline gelmiştir.
...................................................................................................ARAŞTIRMA YAZISI
.........................................................................YAZAN:....BETÜL UCA//2014
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:38 am

SOVYET RUSYA,PEYKLERİNİ NASIL İDARE EDİYOR?
Nicholas Nyaradi,Neue Auslese Almanya
Sovyet Rusya ile peykleri arasındaki iktisadi bağları,bir ahtabotun kolarına benzetmek yeridir.Sovyet Rusya ile bu memleketler arasında aktedilen karşılıklı yardıma dayanan anlaşmalar,hakikatte Rusya'nın istismarcı sömürge politikasının göz boyama teşebbüsleridir.
1919 da Avusturya-Macaristan imparatorluğunun parçalanması,Balkanlar için hiçde hayırlı olmamıştır.Öyle ki,iki dünya harbi arasındaki seneler zarfında,Balkan devletleri ziraat   ve endüstri bakımından rekabete girişmişlerdi;bugün de Kominforum'a dahil olmalarına rağmen,birbirlerini tamamlayacak yerde,rekabete devam etmektedirler.
Birleşik Ameirka'nın Batı Avrupa'yı iktisadi bakımdan birleştirmeye çalışmasına mukabil,Sovyet Rusya,Balkanlarda,bunun tam aksi olan bir politika gütmektedir.Tito'nın,Balkanlardaki teşebbüsü,Kremlin nazarında,suçlarının en büyüğü addedilmiştir.
Macaristan'ın maliye bakanı olduğum sıralarda Sovyet Rusya'nın peyklerini  nasıl  yağma ettiğini
müşahede etmeğe fırsat bulabildim.Bilhassa Tito'nun Kominforum'dan çıkmasından sonra aktedilen iktisadi anlaşmalar,peyklerin sistamstik olarak yağma edilmesine yol açmıştır.Meselâ,Macaristan,ihracat mallarının %60-70 ini Sovyet Rusya'ya tahsis etmek zorundadır.Çekoslovakya ve Polonya için de vaziyet aynıdır.
Bu anlaşmalar ilk bakışta peyklerin menfaatine uygun görlmektedir;zira  Rusya'dan aldıkları  ham maddelerle,bu devletlerin endüstrilerini,harpten evvelki seviyee eriştirmeleri imkan dahiline girmiştir.Fakat aksaklık şuradadır kiSovyet malları,dünya piyasasına nazaran çok daha yüksek fiatla satıldığı halde,peyklerin malları,dünya piyasası fiatlarından çok daha ucuza gitmektedir.
..................UZUN YILLAR MÜDDETİNCE  MACARİSTAN'IN  MALİYE BAKANLIĞINI İFA ETMİŞ OLAN                      NİCHOLAS NYARADİ,1948 YILINDA KAÇARAK,BATI DEMOKRASİSİNE SIĞINMIŞTIR......................
Bu vaziyet,peyk devletleri büyük zarara sokmaktadır.Mesela Macaristan,Sovyet Rusya'nın ihtiyaçlarını ucu ucuna karşıladığından,Batı Avrupa'nın lokomotif ve motor siparişlerini  kabul edememişti.Dolayısıyle döviz elde edememesi yüzünden,ham maddeleri dünya piyasasından tedarik edemiyerek Rusya'ya muhtaç olmuştur.Bu vaziyet karşısında,Rusya,alım satım fiyatlarını menfaatine uygun olarak tesbit etmiştir.
Diğer taraftan Rusya,peyk devletlerden aldığı malların fiatının bir kısmını  harp tazminatına mukabil kesmektedir.Öyle ki,100.000 dolarlık bir  lokomotif kendisine 50-60 bin dolara mal olmaktadır.Sovyet Rusya'nın iktisadi kominformu kurmasının başlıca sebebi peyk devletlerdeki hayat seviyesinin Rusya'dakinden yüksek oluşunu kıskanmasıdır.
1947 yılında peyk devletlerin kominist önderleri,Rusya'nın sebep olduğu zararları iyice anlamış bulunuyordu.Hatta Macaristan komünist partisinin şefi RAKOSİ bana,Rus işgal olrdularının halka yaptıkları zulümler yüzünden,komünist partisinin 1945  ve1947 seçimlerinde pek çok oy kaybettiğinden bizzat şikayet etmiştir.
Tito'nun Kominform'dan çıkarılmasından sonra,peyk devletlerinin vaziyeti büsbütün zorlaşmıştır.Tito taraftarları olarak damgalanmaktan korkan peyk önderleri,Moskova'nın arzularına körü körüne boyun eğmek zorunda kalmaktadır.Bu arada ilgili devletlerin ticaret bakanlarının,Rusya tarafınan gönderilen mallarla iktifa ettikleirni ve kendi ihtiyaçlarını karşılayacak maddeleri istemekten aciz kaldıklarını söyleyebiliriz.
1947 yılının Haziran ayında,yani Marshall planının tatbikinden birkaç gün evvel Moskova'da,Mikoyan'la görüştüm.Bu zat,Macaristan'ın batı devletleriyle ticarive,iktisadi bağlar kurmasına taraftar görünüyordu.Molotof'un PAris'teRusya'nın Marshall plânına dahil olmıyacağını ilân etmesinin,Mikoyan ile arkadaşlarının ümitlerini baltaladığı muhakkaktır.Batıyı,Politbüronun diğer üyelerinden daha iyi tanıyan Mikoyan,Rusya'nın Marshall planından çok faydalanabileceğini tahmin ediyordu.
2,5 sene sonra bugün,Balkanlardaki vaziyet,Naziler  devrindekinden farksızdır.Yalnız birfarkla:Naziler,ham maddeye mukabil endüstri malları satmak istiyorlardı.Sovyetler ise bunun aksini tatbik etmektedirler.
Rusya'nın dış ticaretinin,ilgili bakanlık tarafından idare edildiğini sananlar aldanmaktadırlar.Moskova'da bulunduğum sırada,dış ticaretin,doğrudan doğruya,hakikatte Sovyetlerin gizli polis teşkilatı olan İç İşleri Bakanlığı,M.V.D.nin konrolunda olduğu kanaatime vardım.Zorla çalıiştırlan esir ve mahkumların,idaresi altında olması dolayısıyle M.D.V Rus ziraat ve  endüstrisinin birçok kollarına hakimdir.
M.V.D nin yabancı memleketlerle ilgilenen kolu M.G.B koşu memleketlerin iktisadi hayatını kontrol,casusluk  ve casuslara karşı  koymak yabancı memleketlerdeki Rus diplomatlarını ve ticari mümessilleri,demir perde arkası memleketlerdeki Rus menfaatlerini,teknisyenleri ve yabancıları kontrol altında bulundurmaktır.
GUSİMSK,M.G.B   nin en  önemli kollarından biridir.Bunun vazifesi peyk devletlerin ekonomisini kontrol altında bulundurmak ve bu memleketlerde Sovyet menfaatlerini gütmektir.GUMSİMSK,Doğu Avrupada'ki vvazifesini başarmıştır.Şimdiv Avusturya'nın Sovyet işgalbölgesi ekonomisini kontrolü altına almakiçin çalışmaya başlamıştır.
Batı devletlerinin,peyklerin tamamiyle Sovyetleştirildiği hakkında besledikleri kanaat doğru değildir.Bu yanlış düşünce peyk milletlerininmaneviyatını sarsması dolayısıyle,ancak Rusların işine yarayabilir.Diğer taraftan,Sovyetlerin peykdevletlerde tatbik ettiği sistemin buralara münhasır kalacağını zannetmek de aynı derecede zararlıdır.Hakikatte Sovyetler GUSİMMSK ve başka teşkilatlar vasıtasıyle,aynı sistemi,başka memleketlerde ve bu arada bilhassa Avusturya ve Berlin'de tatbik etmeğe uğraşmaktadır.
...............BÜTÜN DÜNYA YILLIĞI TEMMUZ 1950------ARALIK 1950
SAYI:30-35
CİLT:6
YIL:3.....................................ARAŞTIRMACI:BETÜL UCA////2014....EKİM
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:39 am

KADIN
ERKEKLER,KADINLAR HAKKINDA İSTEDİKLERİNİ SÖYLERLER,KADINLAR ERKEKLERE İSTEDİKLERİNİ YAPARLAR...............................DE SEGUR
SADECE KADINLARLAALAKADAR OLMIYAN ERKEKLER,KADINLARIN ELBİSELERİNE DİKKATEDERLER.KADINLARDAN HOŞLANAN ERKEKLER,KADINLARIN GİYDİKLERİNE DİKKAT BİLE ETMEZLER...............................ANATOLE FRANCE
Kadın güzel yapan Allah,onu şirin ve cazibeli yapan ise şeytandı.
....VİKTOR HUGO
Çirkin kadın yoktur;sadece güzel görünmesini bilmeyen kadınlar vardır...LA BRUYERE
Ümitlerini kadının kalbinebağlayan;dalgaları sürüyor,kum ekiyor ve rüzgarı bir ağ ile yakalamaya çalışıyor dmektir....................SANNAZARO
Kadınların en büyük kusuru,erkeklere benzemeye çalışmalarıdır....DE MAİSTRE
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:40 am

dansederken görmemişti.HAYATIN BİLMEDİĞİMİZTARAFLARI
----------R.DE WİTT MİLLER,CORONET,AMARİKA
ANNA Pavlova son dansını,1930 yılının 1 Aralık gecesi,kalabalık bir seyirci kitlesi önünde etmiştir.Birkaç hafta sonra,eşsiz Rus balerinası ölmüştür.Bununla beraber,tam 3 yıl sonra,Londradaki Scala tiyatrosunun sahnesinde dans ettiğine yemin edenler vardır.
1933 yılının Ekim ayında Frances Doble adlı tanınmış Şngiliz artisti,BALLERİNA adlı piyesin başrolünü prova ediyordu.Piyes,mevzu itibari ile,bir balerinin,kendinden genç bir rakibesine karşı duyduğu kıskançlığı tasvir ediyordu.Bayan Doble,yaşlıca balerinanın rolünü oynuyordu.Dekorların karışıklığından dolayı,döner bir sahne kullanılıyordu.
Ballerinanın,genç rakibesi için kopan alkışları duyarak,bir kıskançlık burhanı içinde,dans etmeyi reddetmesinden sonra garip bir hadise vuku buldu.Sahne,balerinanın giyinme olasını gösteriyodu.Orkestra yeni bir parça çalmaya başlar başlamaz balerinaya,eski sevgilisnden bir pusula geldi.Bunun üzerine DANSEDECEK MİSİN?sözleri yazılıydı.
Bundan sonra bayan Dobl^'nin bir an durması,sonra haifiçe gülümsemesi icap ediyordu.Balerinanını bu kararı vermesi ile,seyircilerin önünde birorman manzarası canlanıverdi.
Frances Doble dansöz değildi.Ballerina daki rolünü oynayabilmesi için bazı basit bale hareketlerini öğrenmek zorunda kalmıştı.Fakat 3lü dönüş ve arabesk gibi zor manevraları başaracak kabiliyertte değildi.Pavlova'ya öteden beri hayran olmakla beraber,onu
Son prova gecesi,piyesin alındığı romanın yazarı LAdy Elenor Smith,musiki parçalarını besteleyen Henry Sullivan,tiyatronun idarecilerinden müteşekkil bir kaç kişi Scala tiyatrosunda toplanmıştı.
Prova esnasında,Bayan Doble,giyinme odası sahnesini kendisinden beklenen şekilde oynadı.Sonra gülümseyerek döner sahnenin ormanlık kısmına çıktı.Bundan sonra vuku bulanları onun ağzından dinleyelim.
ÇOK YORGUNDUM.SAHNE DÖNÜNCE,BİR HAYAL DÜNYASINA DALDIM.DANS ETMEYE BAŞLAYINCA BÜSBÜTÜN KENDİMİ KAYBETTİM.YALNIZ PROJEKTÖRLERİN IŞIĞININ ÜZERİMDE OYNAŞTIĞINI HİSSEDİYORDUM.HER ADIM ATIŞTA,AYAKLARIMI,KOLLATIMI VE VÜCUDUMU BÜTÜN BÜTÜN KONTROL EDEMEZ HALE GELİYORDUM.
DANS SONA ERİNCE,DALMIŞ OLDUĞUM HAYAL DÜNYASINDAN ANSIZIN KURTULDUM.DANSIMI,BALEDEKİ TERCÜBESİZLİĞİM DOLAYISIYLE,YAPMAYA KADİR OLMADIĞIMI SANDIM BİR HARKETLE BİTİRMİŞ OLDUĞUMU FARKEDİNCEHAYRETLER İÇİNDE KALDIM.PERDENİN HIZLA İNDİRİLDİĞİNİ ÖRÜNCE,ŞAŞKINLIĞIM BÜSBÜTÜN ARTTI.
Piyesin rejisörü bana doğru gelince,kendimi tutmayarak..
---PERDEYİ NİYE İNDİRDİNİZ?diye bağırdım.O an,adamın yüzünün bembeyaz olduğunu gördüm.
---BUGÜNKÜ PROVA BU KADAR..dedi.
---BİRAZ ÖNCEKİ DANSINIZIN KAÇ GÜNDÜR PROVA ETTİNİZ DANS HİÇ BİR ALAKASI YOK.PAVLOVA'NIN EN MEİHUR BALELERİNDEN BİRİNİN BİR PARÇASINI OYNADINIZ.TIPKI ONUN GİBİ FELKALÂDE BİR ARABESK ÇIKARDIKTAN SONRA 3 KERE DÖNDÜNÜZ VE PAVLOVANIN DAİMABAŞVURDUĞU HARKETLE DANSINIZ BİTİRDİNİZ.BUNLARIN HİÇ BİRİNİ YAPMAĞA KADİR OLMADIĞINIZI PEK ALA BİLİYORSUNUZ.
---GAYET TABİİ...diye cevap verdim.
Bir müddet sakin sakin durdu sonra ilave etti,
---DANS EDERKEN BOYUNUZDA KISALDI VE PAVLOVANIN BOYUNA İNDİ.ONUN HAREKETLERİNİ YAPTINIZ.SİZİ SEYREDERKEN BİZLER PAVLOVANIN TÂ KENDİSİNİ GÖRDÜK.BANA İNANMIYORSANIZ YANIMDAKİLERE DE SORABİLİRSİNİZ.
Tiyatroda bulunan herkese bu suali sordum.Herkes aynı şeyi görmüştü.Müteakip günlerde,Pavlovanın dansını tekrar etmeye çalıştım.Muvaffak olamadığımı söylememe hacet yok ,sanırım.O dansı,dünyada yalnız bir tek kadın-------ANNA PAVLOVA------başarabilirdi.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:40 am

DEMOKRASİ
************
DEMOKRASİ:
Bazı husularda müsavi oldukları takdirde,bütün hususlarda müsav, olmalarının gerektiğini düşünen insanların eseridir.....ARİSTO
DEMOKRASİ:
Alelâde kimselerde harikulâde imkanların bulunabileceği esnasına göre kurulmuştur......H.E. FOSDİCK
DEMOKRASİ:
Halkın halk tarafından ve halk için idaresidir.....LİNCOLN
DEMOKRASİ:
Demokrasinin bütün unsurları,daha kudretli bir demokrasi tarafından tedavi edilebilir.
....ALFRED.E.SMİTH
DEMOKRASİ:
Ben ve senin kadar iyiym.demek değil.Sende benim kadar iyisin demektir...
...THEODORE PARKER
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:42 am

SİZ OLSANIZ NE YAPARDINIZ?
*****************************
KENDALL K. HOYT.SAT.EVENİNG POST.AMERİKA
***
Geçen harbin başlarında,Meksiko körfesi üzerinde uçan bir uçak,makinelerindeki bir arıza yüzünden üssünden uzakta deniz ortasındaki ıssızbir kumluğa inmek zorunda kalmıştı.Pilot ve gözcü yaralanmadan kurtuldukları halde,tayyare ağır hasara uğramıştı.Kumluk,başka bir uçağın nmesine müsade etmeyecek derecede küçük olduğu ve civardaki üslerde deniz uçakları bulunmadığı gibi en yakın motorbotların buraya varmaları için birkaç günün geçmesi lazımdı.Tayyarecielerin bütün bu müddet zarfında susuz yaşamalarına da imkan yoktu.
Vaziyetlerini üstlerine bildirdiler,Alçakta uçan uçaklardan,tayyarecilere yiyecek ve alet atılması için hazırlıklar ikmal edildi.Fakat su kapları,yere veya su çarpınca parçalandıklarından,tayyarecilere su vermek meselesini halletmek kola olmayacaktı.
Şiddetli rüzgarlar yüzünden su kaplarını paraşütle indirmek de mümkün değidi.Bununla beraber tayyareciler,çok geçmeden suya kavuştular.Bu işin nasıl yapıldığını tahmin edebilr misiniz?
YANIT:
**********
Islak bezlere sarılmış iri buz kütleleri,uçaklar tarafından,kumluğun etrafındaki sığ suya atıldı.Tayyareciler,suya girerek buzları topladılar ve onları önceden ısıtılmış kovaların içinde erimeğe bıraktılar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:43 am

KADINLARLA ERKEKLER ARKADAŞ OLABİLİRLER Mİ?
Kay Stuart,Pageant,Amerika
***Kadınlarla erkekler arkadas-sadecea arkadaş olabilirler mi?Bu suali on,on iki kişiye sorarsanız,kadınların TABİİ NİÇİN OLMASIN dediklerine,erkeklerin ise türlü cevaplar verdiklerine şahit olursunuz.
Arkadaşlığın türlü manaları vardır.Bize faydalı olabilecek meslekdaşlarımızla,muhitimize giren komşularımızla,akrabalarımızla sevgilimizken bıktığımız ve sevgilimiz olmasını istediğimiz kadın ve erkeklerle,bize sempatik gelmeyen fakat çoktandır tanıdığımız kimselerle arkadaşlık ederiz.
Burada tesadüfi arkadaşlıkları ve yüksek kültürlü iki kişi arasındaki ruhi uygunluğun tecellisi olan entelektüel arkadaşlığı kastetmiyoruz.Bununla beraber basit kimseler arasındaki arkadaşlığın da temiz ve devamlı olması için hiç bir sebep yoktur.
Arkadaşlık deyince,karşılıklı olarak birbirine hürmet eden ve biribrine karşı sempati duyan kimseler arasındaki memnuniyet verici münasebetleri kastederim.Bu arkadaşlık bağının,sadakat,karşılıklı bir hayranlık gibi hususiyetleri olmakla beraber,cinsiyetle hiç bir alakası bulunmamalıdır.Dolayısıyle kadınlarla erkeklerin arkadaş olmaları mümkün müdür?
Buna bir zamanlar mümkün addeden kimseler tanırdım.Meselâ,kendisiyle aynı yazıhanede çalışanbir erkekle gayet iyi arkadaş olan bayan T'yi ele alalım.Bir müddet için nezaketini muhafaza eden bu arkadaşlık,nihayet iki boşanma ile neticelenmişti.Kadınlarla erkeklerin arkadaş olup olmayacaklarına bu beyin karısıyle bay Tye sorun;bakın,size neler söyleyecekler.
Gene tanıdıklarımın arasında üniversiteli bir kız,bana bir vakitler birçok erkeklerle arkadaşlık ettiğini anlatmıştı.Fakat bu arkadaşlıklar acaba devam etmiş miydi?Ne gezer!Çoğu,red ile karşılanan bir evlenme teklifi veya buna benzer sebepler yüzünden aniden sona erivermişti.Halbu ki hakikaten arkadaş olan bir kadınla erkeğin,bu gibi sebepler yüzünden bozuşmalarına imkan yoktur.
Bu gibi misallerin bolluğuna rağmen,ben,kadınlarla erkekler arasındaki arkadaşlığın,mümkün değil zaruri olduğunu idia ediyorum.
Kadınlarla erkekler arasındaki arkadaşlığın,esas itibariyle cinsiyete dayanmadığını veya gayri tabii olmadığını iddia edecek değilim.Bununla beraber masa başında oturup yemek yemek de gayri tabii olduğu halde,zamanla tabii addedilmişitir.Cemiyette kadınla erkek arasındaki arkadaşlık ise,masa başında yemek yemekten daha değerlidir.
Aşk,şahane bir his olmakla beraber,bunu,kadın-erkek arkadaşlığının tek gayesib addedenler çok şey kaybederler.Herkesin;kadın olsun,erkek olsun değişik mizaçlı ve fikirli türlü arkadaşları olmalıdır.
Kadınla erkek arasındaki olgun ve temizbir arkadaşlık,senelerden beri evli olan ve birbirbirine bağlı kalan karıkocanın dostluğu gibi memnuniyet verici ve istifadelidir.Bu gibi arkadaşlıklarda heyecan ve rekabetten ziyade muhabbet ve neşe gibi hisler gizlidir.Kadın-erkek arkadaşlığının en istifadeli taraflarında biri insanlara kadınların veya erkeklerin karakter ve hususiyetleri hakkında,başka türlü elde olunamiyacak bilgiler vermesidir.Bir erkeğin eşi,ne derecedeğişik karakterli olursa olsun,evlilik,insanın,kadın veya erkekğin bütün hususiyetlerini öğrenmesini mümkün kılmaz.Evlilik hayatını sarsan anlaşmazlıkların bir çoğu ise,karının vey kocanın eşinin neler düşündüğünü ve hisettiğini bilmemesinden doğar.
Erkekler ile kadınlar arasındaki arkadaşlığa mani olanlar biraz da bizleriz.Ekseri erkekler ve kadınlar,erkek-kadın arkadaşlığının nezih olamiyacağına inanmışlardır.
Ne derece medeni olursak olalım,erkeğe kurt,kadına ise iğfal edici gözüyle bakmaktan kurutlamamışızdır.Dolayısıle bir erkekle arkadaş olan kızın,onu tuzağa düşürmek istediği zannedilir.Bir kadını gezmeye götüren erkeğin ise,yaptığı masrafların mukabilinde istifade etmek istediğini sanırız...................ASLINDA DOĞRU..........
Tanıdığım bir erkek,karısının eski erkek arkadaşıyla karşılaşınca,kıskançlık burhanları geçirmektedir.Her nedense bunları,karısının eski sevgilileri zannetmektedir.Bu vaziyetin,aile saadetlerine nasıl tesir ettiğini tahmin edebilirsiniz.Kocalarının eski arkadaşlarını kıskanan kadınlarda aynı şekilde akıl,mantık dinlemezler.
Muhit de,kıskanç karı-koca kadar fesattır.Mesela,bir kadınla bir erkek beraber gördükleri takdirde,derhal buluşmuş olduklarına karar verilir.Başka birinin karısıyla konsere giden erkek ise müstehzi gülüşlerle karşılanır.Halbuki belki kendi ailelerinin musikiden hoşlanmamaları yüzünden,beraberce gitmek zorunda kalmışlardır.
Yazıhanede bir kadınla erkeğin görüşmesi hoş görülürse de beraberce işten çıktıkları takdirde,randevulaşmış olduklarına hükmedilir.
Bu gibi arkadaşlıklarda cinsi âmelin rolüde pek inkar edilemez.Herhangi bir erkeğin,çirkin bir kız yerine,güzel bir kızla arkadaş olmaya daha fazla gayret edeceğine şüphe yoktur.Maamafih bu vaziyetin,arkadaşlığın mahiyetini bozması için bir sebep yoktur.
Arada yaş farkı olduğu veya arkadaşlık müşterek bir menfaat temin ettiği takdirde kadın-erkek farkı da göze batmaz olur.Kadınlar erkek,arkadaşlıklarının cinsi unsur tarafından bozulmaması için ne yapmalıdırlar?
Her şeyden evvel insanın,kendisine hakim olmasına elverişli olgun bir seviyeye erişmiş olması lazımdır.Erkekler kendilerine daha fazla hakim olabildiklerinden kadınlar bu bakımdan daha büyük zorluklarla karşılaşmaktadırlar.Bazı arkadaşların evlenerek mesut oldukları,bazı eski sevgililerinde aşk söndükten sonra,gayet iyi arkadaşoldukşarıda unutulmamalıdır.
Kadınlarla erkekler arasındaki arkadaşlığa inanmayanların başında erkekler gelir.Bunlar,kadınların,kendi aralarında bile arkadaş olmağa muktedir olmadıklarına inanırlar.
Kadınlar arkadaşa erkeklerden daha fazla muhtaçtır.<<
Fakat bu bakımdan gayet hassas olup arkadaşlarını şiddetle tenkit etmekten çekinmezler.Erkekleri de ya oldukları gibi kabul eder yahut da ahbap olmazlar.
Kadınlarla erkeklerin arkadaş olmalarını önliyen amillerin başlıcalarından biri,daima erkeğin faturayı ödemesinin lazım geldiğini sanmamızdandır.Bu hal,birçok erkeklerin,arkadaşlıklarından hoşlandıkları kadınları gezmeye götürmelerine mani olmaktadır.Bir erkekle sadece arkadaş olmak isteyen kadın,erkeğin para vermesini beklememelidir.
Evlilik ve annelik,kadının şahsiyetinin ancak bir kısmını ilgilendirmektedir.Zihninitekamül ettirmek isteyen kadın,evinin haricinde alaka çekici meşguliyetler bulmalıdır.Sempatik ve anlayışlı olan kadının sempati uyandırması daha kolaydır.
Bir erkeğin kadın arkadaşlarının olması şart değilse de son derece faydalıdır.Kendisine verilen serbestinden istifade eden erkek,karısını kadrini daha iyi anlar.
23:03:20‎
30 ‎Ekim ‎2014 ‎Perşembe
ARAŞTIRMA YAZILARI HAZIRLAYAN.....BETÜL UCA
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
Beyaz Melek
Administrator
Beyaz Melek


Mesaj Sayısı : 3485
Yaş : 57
Kayıt tarihi : 23/11/07

DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Empty
MesajKonu: Geri: DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?   DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ? Icon_minitimeSalı Tem. 04, 2017 11:51 am

RUSLARIN YENİ BİR BLÖFÜ
---------------------------------
MAREŞAL VON PAULUS MUAMMASI
* L'İLLUSTRE İSVİÇRE*
******************
Mareşal  Von Paulu'un Sovyetlerin safına geçtiği hakkındaki Moskova haberlerinin doğruluğundan şüphelenmek,şimdiye kadar kimsenin aklına gelmemişti.
Rivayetlere göre,mareşal esareti sırasında,Marx teorisinin cazibesine kapılmıştı.Dolayısıyle de  birçok Alman esirleri gibi,Sovyetlerin safına geçmekte gecikmemeişti.Stanlingrad hezimeti esnasında askerlerin akibetini paylaşan demokrat ruhlu Paulus'un Alman esirleri üzerinde  tesir sahibi olduğuna şüphe yoktur.Hakikaten Rusların eline geçmeden,diğer Alman mareşallerinin müteaddit defalar yaptıkları gibi,kaçması mümkündü.Hatta Hitler,kendisine,bu maksatla bir uçak bile  yollamıştı..
Bir müddettenberi Ruslar,Paulus'un,Alman askeri üzerindeki nüfusunu,muhtelif Wehrmacht birlikleri kurmak yolunda kullanıldığını ileri sürmekteydiler.Bugün Paulus'un idaresinde,Stettin'de toplanan polis birlikleri,Ruslar Almanya'dan çekildikten sonra,intizamı muhafaza etmek kisvesi altında,Batılılara karşı muazzam bir kuvvet teşkil edeceklerdir.Kremlin ise Paulus'a o derece güvenmektedir ki,kendisinin Doğu  Almanya Cumhuriyetinin ilk Cumhurbaşkanlığına seçilmesi bile düşünülmüştür.
Ölümündek kısa bir zaman evvel,Bayan Costance von Paulus,Mareşal Von Paulus hikayesinin Rusların bir blöfü olduğunu iddia ettmiştir.
Kısa bir zaman evvvel,Zepellin6 numaralı hanede oturan Bayan Von Paulus,bu muamma hakkında bildiklerini ifşa etmek için bizi evine çağırmıştı.
Tesbit edilen saatte bizi salonunda karşıladı.Ev işlerini kendi görüyordu.Torunu Achim'e bakabilmek için,kocasının eski odasına varıncaya kadar ,evinin tüm odalarını kiraya vermişti.
Güzelliğini muhaffaza eden altmışlık bir kadın olan Bayan Von  Paulus,Kantakuzen sülalesiyle akrabalığı olan Rosetti Solesko adlı asil bir Romen ailesine mensuptu.Babası sefirilik yapmıştı.Friedrich Paulus'la 1912 de Karlsruhe'de karışılaşmıştı.Bu günkü mareşal,o zamanlar,mütavazi bir aileye mensup fakir ve istikbali pek parlak olmayan bir subaydı.Mareşal rütbesine yükselmesini,kendi kabiliyetine olduğu kadar,karısının zekâsınada borçludur.
Bayan Von PAulus,kocasının kendisine hiçbir zaman yalan söylemediğini ifşa ettikten sonra bize:<>adlı Sovyet  gazetesinde Paulus'un bir resmi ve takındığı durum ile kominizme hizmetlerinden sitayişle  bahseden bir makale vardı.
Bundan sonra Bayan Von  Paulus,kocasının Almanya'ya gönderilen bir harp esiri tarafından kendisine getirilen,yeni bir resmini bize gösterdi.Dikatle bakılınca gazetedeki resimle arasındaki bazı farklar göze çarpıyordu.Meselâ,Mareşal uzun boyunlu olduğu halde gazetedeki resimdeki adamın boynu kısa sayılırdı.Bayan Von Paulus bununla da iktifa etmiyerek bize,kocasının kendisnine gizlice gönderdiği mektupları gösterdi.
Kızılhaç vasıtasıyle gönderilen 1948-1949 tarihli bu mektuplarda,mareşal hep,haklarındaki söylentilerin yalan ve kendisinin eskisi gibi  komünizm alehtarı olduğundan bahsediyordu.MEktupların,Moskova civarındaki 70-27 esir  kampından gönderildiğine işaret edilmişti.Buna mukabil Sovyet  sansüründen geçmiş mektuplarda,mareşal,yakında Almany^'ya dönerek vatanını kapitalistlerden kurtaracağını yazıyordu.
Başka mektuplarında,bulunduğu bölge ve durumu hakkındaki tavsirler,hala bir harp esiri muammelesi gördüğüne şüphe bırakmıyordu.
Bayan von paulus'un ricasiyle,Sovyet sansüründen geçen bir mektubun altındaki imza ie her nasılsa sansürün elinden kurutlan bir mektubun yazısını karşılaştırdık.Grafoloji mütehassısı  olmama rağmen,bunların ikisinin ayrı kimseler tarafından yazılmış olduğunu açıkça söyleyebilirim.
Mareşalin Almanya'ya dönüşünü güçleştitmek için bu delilleri bu güne kadar neşretmedik.Fakat bugün,Letonya'lı benzerinin Stettin'de yerleşmesyle,Paulus'un Almanya'ya dönme ihtimalllerinin  suya düştüğüne eminiz.Bu yüzden Rusların bu yeni blöfünü dünyaya ilan etmekte bir mahzur görmüyoruz.
NOT:
ÖLÜMÜNDEN AZ BİR MÜDDET EVVEL MAREŞAL VON PAULUS'UN KARISI,KOCASININ SOVYETLERİN SAFINA GEÇTİĞİ HAKKINDA İLERİ SÜRÜLEN RİVAYETLERİN BİR SOVYET BLÖFÜNDEN BAŞKA BİR ŞEY OLMADIĞINI İDDİA ETMİŞTİ.BAYAN VON PAULUS'A GÖRE,MAREŞAL,MOSKOVA YAKINLARINDAKİ BİR KAMPTA MAHPUS BULUNMAKTA VE STETTİN'DETEŞKİL EDİLEN 30 ALMAN BİRLİĞİNİN KUMANDANI,PAULUS'A BENZEYEN BİR LETONYALIDIR.
DERLEYEN VE ARAŞTIRAN:...............BETÜL UCA.... ‎02.‎11.‎2014.....17:26:01
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://rose-garden.niceboard.net
 
DANİMARKADA VEREM NASIL YOK EDİLDİ?
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Gül Bahçesi :: Kültür & Sanat :: EDEBİYAT-
Buraya geçin: